16.06.2012 Miraç Kandili idi. Gümüşyakada olduğum zamana denk geldi. Bişey yapıp dağıtalım dedik. Ben internetten biraz baktım aklıma yatan tarif bulamadım. Annemle beraber un helvası yapmaya karar verdik. Değişik olsun diye internetten Hafiftarif adlı siteden tarifi aldım. Su yerine sütle yapılmıştı ve iki ölçüye çıkardık. Tabi annemin engin tecrübesi de cabası. Ben ilk kez denemiş oldum.
Yardımlaşak kavurmaya başladık. Çoğunu annem kavurdu, kıyamadı bana. Ama itiraf etmeliyim gerçekten zor, sabır istiyor.
Kavurdukça önce kum kum olmaya başladı. Aşağıdaki gibi...
Sonra tekrar yumuşadı, sulandı. Onun için "kustu" tabiri kullanırlarmış. Kusmaya başlayınca kolaylaşır dedi anacım. O halini çekememişim. Tabi ben resimlerken annemin acayibine gitmedi değil. İnternete koyacağım dedim. "Hay Allah'ım, neler çıkarıyorlar" deyip benimle dalgasınıda geçti bu arada :)))
Sütü kaynatmadan şekeri erittik. Vanilya attık. Un iyice kavrulunca çay tabağına tatlı kaşığı ile bir miktar koyup, üstüne sütten döktü. Koyuluğu böyle test ediliyormuş.
Kavrulma işlemi bitti, sıra sütü dökmeye geldi. Ben yukarılara sıçramasın diye tepsiyi üstüne tutarken tam tersi ocağa taşırdık:)) Sütü yavaş yavaş dökmeliydik bence. İğreeennnççç bir durumdu. Ama annem aslında daha büyük tencerede yapalım demişti. Neyse sıcağı sıcağına temizledik.
Neyse sonunda bitti. Dinlendirdik biraz. Ama bu seferde şekil vermesi beni sinir etti. Bi türlü beğenemedim.
Vee günün bombası. Dağıtımı kim yapacak. Çocukluğumdan kalma en gıcık olduğum iş. Hiç sevmem. Kardeşlerim de aynen benim gibi. O diyo ben dağıtmam, öteki diyo ben tek gitmem. Küçük çaplı kargaşadan sonra Şenay'la ben çıktık yola.
Görüntü güzel değil mi? Tadıda güzel oldu. Ben tek ölçü olarak yaparım bundan sonra kısmet olursa. Allah kabul etsin. Annemle benim ellerimize sağlıkkk:)))
Burdada benim kendi deneyimim var...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder